MAVİ ELLE
Halimi arz etmeye kafi değil kelimeler, yürek buram buram vuslatların seherinde. Sana şiir yazmak ya da hikaye, hiçbiri bilirim dökmez içimdekileri arzuhale. Hani kırık testi misali, çağlayanlarım yok, denizlerim göllerim yok ama bir kırık kalp testisinde sunuyorum sana ürkek bir çocuğun ellerinde Ya Rasul.
Bu mahcup serçe, güvercinin beyazlığından değildir, onun kadar şanslıda değildir büyük ihtimalle, ama Yaradan’ın verdiği ile şükrüne devam etmekte işte…
Bilirim serçeyi de güvercinden ayırt etmektir. Her şeyin, ayrı bir güzelliği vardır gönülde. Her sevgi Yaradan’a teşekkürdür belki de, yarattıklarına şükür mahiyetinde…
İşte sana sunuyorum, kanadımın altında kalan, rüzgarlar’ dan sakladığım çiçeklerimi. Alemin içinde, nurun yoluna uçuyorum sessizce. Bazen düşüyorum, bazen şaşıyorum. Her düştüğümde, kanayan dizlerimi sarıp, daha bir hevesle yoluma koyuluyorum senin aşkına Ya Nebi. Her düşüş daha güçlü kılıyor senin aşkınla beni, “Ahir zamanda beni görmeden benim aşkımla yananlar benim Kardeşimdir” sözlerini düşünüp mutlu oluyorum her düşüşte Ya nebi.
Mutluluk, bir gözde, bir tende, bir bakışta kimi zaman, ama yerini tutamaz sevilmenin verdiği mutluluğu geçici hazlar. Bir anlık mutluluk yerine, ömre yayılmalı mutluluğun yağmur damlaları, her akşam sulanmalı o nadide gönül çiçekleri senin aşkınla. Aşk şarabı bir kerede içilmez, yıllanmalı ki senelerce, değsin verdiğin ömre.
Bedelidir her acı, her gözyaşı, her yürek yarası gelecek mutlu günlerin. Aşkın bedeli de hasretini çekmek olmalıdır Ya Rasullallah. Sabırla kapatmalı karanlıkları, güneşi için gözyaşıyla sulanmalı dualar seccadede.
Sevgililer sevgilisi bir günlük değil senin aşkın asırlara sığmaz bu bedende. Arzuhalim’ dir seni sevdiğimi söylemek için akan her gözyaşı...
Araya giren asırlar olsa da, gönüllerde sevgin günden güne alevlenmekte.
Kader bakışlarında gizli, merhametin sessizce kalkan avuçlarında.Yüreğindeki baharları, çiçekleri sulamaya geldim Efendim. Sen de bil ki her şey sende gizli, senin o merhametinde gizli tüm şifalar. Sakın kışlara bırakma bizi Ya Nebi, cemre düştü artık baharlar yakın, sensin bizlerin ekmeği.
Sana sevdalar sunmaya bir ömür yetmez, hele de yılda birkaç gün hiç bir şey ifade etmez Ya Nebi. Senin sevdan yürekte saklı kilidi Rabbimde.
Hasan Hüseyin Akarsu - İstanbul